Genel

Ferforje Nasıl Olmaldır?

Ferforje Nasıl Olmalıdır?

Ferforje Nasıl Olmalıdır? Demirin eritilerek elde edildiği iki şekilden biri ferforje, diğeri dökme demirdir. Ferforje kısmen cürufla çevrili, saf demir küreciklerinin yarı kaynaşmış halinden üretilen yumuşak, sünek, lifli bir üründür. Genellikle %0,1’den az karbon ve %1 – %2 cüruf içerir. Yüksek karbon içeriği nedeniyle aşırı sert ve kırılgan olan dökme demir çoğu amaç için uygundur. Antik çağlara dayanan ilk demir, doğrudan demir cevherinden ve kömürlü bir demir ocağında ısıtılarak elde edildi. Hem yakıt hem de indirgeyici madde olarak görev yaptı. Hâlâ sıcakken, indirgenmiş demir ve cüruf karışımı, bir topak halinde çıkarıldı. Cürufun çoğunu dışarı atmak ve demiri tutarlı bir kütle halinde kaynaklamak için bir çekiçle dövüldü.

Avrupa’da dövme demirin, yüksek fırında yapılan dökme demirden dolaylı olarak üretilebileceği bulundu . En yaygın olarak kullanılan bu tür dolaylı yöntemlerden biri, Puddling işlemi, 1784 yılında İngiltere’den Henry Cort tarafından geliştirildi. Dökme demirin içi boş bir ocakta eritilmesi ve ardından bir çubukla çalkalanmasını gerekiyordu. Böylece döküm metaldeki karbon, fırının oksitleyici gazları tarafından uzaklaştırıldı. Karbon uzaklaştırıldıkça, katı karbonsuzlaştırılmış demirin oranı giderek arttı ve elde edilen kalın metal ve cüruf karışımındaki cürufun büyük bir çoğunluğu arıtıldı.

Ferforje, MÖ 20. yüzyılda Küçük Asya’da bronzun yerini almaya başladı. Alet ve silahlar için kullanımı ise MÖ 3. yüzyılda Çin, Hindistan ve Akdeniz’de gerçekleşti. Demirin başlıca avantajı, doğada bakır ve kalaya göre çok daha fazla bulunabilirliğiydi. Ferforje, savaşın çoğalan araçları, silahları ve zırhları için yüzyıllarca kullanılmaya devam etti. 19. yüzyılda, gerilimdeki gücünün (ayrılma direnci) onu yatay kirişler için dökme demirden üstün kıldığı bina yapımında görünmeye başladı. Daha sonra dövme demirin yerini yapısal amaçlar için çelik almıştır. 20. yüzyılda dövme demirin kullanımı esas olarak dekoratif olmuştur.

Ferforje korkuluklar, kapılar, balkonlar, ızgaralar ve diğer dış mekan donanımları eski zamanlardan beri el yapımıdır. Avrupa Orta Çağları özellikle el yapımı dövme demir işçiliği açısından zengindi. 15.-16. yüzyıla ait kilise görünümleri ve aynı döneme ait dekoratif vücut zırhları özellikle dikkat çekicidir.

Related Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir